İstanbul Ticaret Borsası

               

  • BAŞARI HİKAYELERİ
  • AHMET KASAP
Başvuru Yapan: Gerçek Kişi

4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu gereğince istediğim bilgi veya belgeler aşağıda belirtilmiştir. Gereğini arz ederim.


T.C. Kimlik No (*)

:     


Ad Soyad (*)

:     


E-Posta (*)

:     


Telefon (*)

:     


Faks (*)

:     


Geri Dönüş Tercihiniz

:    


Adres (*)

:     



İstenilen Bilgi / Belge (*)

:     


(*) Zorunlu alanların doldurulması gerekmektedir.

Başvuru Yapan: Tüzel Kişi

4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu gereğince istediğim bilgi veya belgeler aşağıda belirtilmiştir. Gereğini arz ederim.


T.C. Kimlik No (*)

:     


Ad Soyad (*)

:     


E-Posta (*)

:     


Telefon (*)

:     


Faks (*)

:     


Geri Dönüş Tercihiniz

:    


Adres (*)

:     



İstenilen Bilgi / Belge (*)

:     


(*) Zorunlu alanların doldurulması gerekmektedir.

    Ahmet Kasap

    “Onlar iyi ama biz çok daha iyiyiz”

     

    Hedef belli; “Her demliğe en iyi çayı koymak, koydurmak ”Bu uğurda bıkıp usanmadan, durup dinlenmeden çalışan uzman bir kadro, atılan her adımda çıtayı biraz daha yükseğe taşımak için sağlam stratejiler belirleyen bir yönetim. İşte tüm bu bileşenlerin sektörde zirveye taşıdığı marka; Ofçay…

     

     

    Gelinen nokta gösteriyor ki; Rahmetli Burhan Kasap, bayrağı emin ellere teslim etmiş. 1985’te onun küçük adımlar ile çıktığı yolculuğu, çocukları neredeyse depar atarak sürdürüyorlar. “Çok para kazanmak değil derdimiz” diyen Ofçay Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bülent Kasap, altını çizerek vurguluyor, “Önce kalite”

     

    Ofçay Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bülent Kasap,

     

    Ofçay markasının bulunduğu noktaya gelmesinde en büyük etkenin kaliteden ödün vermemek olduğuna dikkat çekerek, “Biz iddialıyız. Çünkü ürünümüzün kalitesine ve ekibimize güveniyoruz. Rahmetli babam ile markamızı nasıl büyüteceğimize ilişkin konuşurken; ‘Ben öyle bir çay yapacağım ki, insanlar içtiği zaman; lezzetini bir daha asla unutmayacaklar’ şeklinde bir söylemi olmuştu ve dediğini de yaptı. Burhan Bey’in bize bıraktığı en önemli miras budur. ‘Onlar çay bu Ofçay’ sloganımızın altında yatan ana tema bu.

     

    Unu halis, ekmeği pak, yüreği has olunca…

     

    Hakkı Kasap’ın 7 evladından en küçüğüydü Burhan Kasap. Onun için ekmek parası kazanma telaşı çok küçük yaşlarda başladı. Trabzon’un Akçaabat ilçesinde çeşitli işlerde çalıştı diğer aile bireyleriyle. Meslek hayatının ilk basamaklarında açtığı fırın ile hizmet verdi mahalle halkına. Unu halis, ekmeği pak, yüreği has olunca uzun yıllar açık kaldı fırınının kapısı.1978 yılına kadar Akçaabat’ta kalan Burhan Kasap’ın yeni hedefleri, gerçekleştirmek istediği idealleri vardı. Bulunduğu şehrin sınırları artık dar geliyordu ona.

     

    Şehr-i İstanbul’da bir Karadenizli

     

    Büyük bir şehirde yepyeni bir başlangıç yapmalıydı. 1979’da Şehr-i İstanbul’a geldiğinde Umudu, heyecanı, türlü renklerde bin bir türlü hayali, bir de babasının şehirdeki ahbaplarına gönderdiği selamları vardı. Tanıdıklar vasıtasıyla yağ iskelesinde bir dükkân açarak toptan gıda sektöründe faaliyet göstermeye başladı. Burhan Kasap 1985’de çay sektörüne girdi. Bu alanda attığı her sağlam adım onu daha da güçlendirdi. İstanbul Kocatepe’de kurduğu paketleme tesisinde iki sene hizmet verdi.

     

     

    Ve Ofçay…

     

    Burhan Kasap için 1987 kelimenin tam manasıyla bir dönüm noktası oldu. Karadenizli bir çay firmasıyla ortak tesis kurdu. Bu girişim ile birlikte Ofçay markasının da temelleri atılmış oldu. Ancak ortaklık uzun sürmedi. 2 yıllık birliktelikten sonra taraflar yollarını ayırdı ve Burhan Kasap artık tek başına devam edecekti sektörel yolculuğuna. İşte tam da bu noktada yeni bir kahraman dâhil oldu hikâyeye. Henüz 16 yaşında gencecik bir delikanlı Ahmet Bülent Kasap. “Henüz liseyi bitirmiştim ve üniversite idealimi gerçekleştirmek üzereydim” cümleleriyle başlıyor anlatmaya öykünün bundan sonrasını…

     

     

    “İçime sinmedi bu durum”

     

    Eğitim hayatına devam etmek ile babasına destek olmak, onu yalnız bırakmamak adına önemli bir karar aşamasına gelen genç Ahmet Bülent, geldiği bu yol ayrımında tercihini iş hayatından yana kullandığını hatırlatarak sözlerini sürdürüyor, “1989’de çıktım mesleki yolculuğuma. Bu kararımdan asla pişmanlık duymadım. Eğer ben üniversite tahsili yapsaydım İstanbul’daki tezgâhı kapatacaktık, içime sinmedi bu durum. İşe, tezgâh denilen en alt kademeden başladım, adım adım her ayrıntıyı öğrenerek de devam ettim. Ofçay bir aile şirketi. Rahmetli babam ile birlikte 1994’e kadar omuz omuza çalıştık. Sonra erkek kardeşim Murat Kasap ve kız kardeşim Çağla Kasap’ın da aramıza katılmasıyla sektördeki yolculuğumuza birlikte devam ettik”

     

    Çay yeşil poşette sunulur mu?

     

    Ofçay Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bülent Kasap, Ofçay’ın markalaşma sürecinde önemli aşamalar kaydettiğine dikkat çekerek, “Birçok yeniliğe imza attık. Özel sektörde ticari anlamda ilk reklam faaliyetlerine başlayan firmayız biz. Aynı zamanda standardın dışında bir ambalaj ile ürünümüzü piyasaya sürdük. Çayda genel bir algı vardır ya, Filiz çay kırmızı, Rize çay sarı, harmanlı çaylar da mavi poşete konur. Bu bağlamda en kaliteli çayını yeşil ambalaja koyma suretiyle bir ilke imza atan rahmetli Burhan Kasap bu minvalde Çamlıca Filiz adını taşıyan bir ürünü piyasaya sürdü” şeklinde konuşuyor.

     

     

    “Onlar çay bu Ofçay”

     

    Ofçay markasının bulunduğu noktaya gelmesinde en büyük etkenin kaliteden ödün vermemek olduğuna dikkat çeken Ahmet Bülent Kasap, “Biz iddialıyız. Çünkü ürünümüzün kalitesine ve ekibimize güveniyoruz. Rahmetli babam ile markamızı nasıl büyüteceğimize ilişkin konuşurken; ‘Ben öyle bir çay yapacağım ki, insanlar içtiği zaman; Lezzetini bir daha asla unutmayacaklar ’şeklinde bir söylemi olmuştu ve dediğini de yaptı. Burhan Bey’in bize bıraktığı en önemli miras budur. ‘Onlar çay bu Ofçay’ sloganımızın altında yatan ana tema bu. Ben kimseyi kötülemiyorum, haddim değil, herkes kendine göre kaliteli çay üretiyor. Onlar iyi ama biz çok daha iyiyiz. Her demliğe en iyi çayı koymak için çabalıyoruz ”diyor.

     

    “Vasiyetini yerine getirdik”

     

    Ofçay’ın bulunduğu noktaya gelmesinin temelinde tutkulu bir çaba olduğunu belirten Kasap, “Babam işine aşık bir adamdı. Üretilen çaylardan bir numune alıp sakladığı bir dolabı vardı o yıllarda. Her akşam eve geldiği zaman televizyonun yanındaki bu dolabı açar ve mutlaka o çaylara bakardı. ‘Benim üç evladım var dördüncü çocuğumda Ofçay’ derdi. Ürünlerden bir tanesi onun için ayrıcalıklıydı. Vasiyet etmişti, ‘Ben öldükten sonra bu çayın ambalajının üstüne siyah bir şerit koyun ve benim yasımı tutsun’ dedi. O, rahmetli olunca isteğini yerine getirdik” şeklinde konuşuyor.

     

    Her şey üyelerin memnuniyeti için

     

    Aynı zamanda İstanbul Ticaret Borsası Meclis Başkanı görevini de yürüten Ahmet Bülent Kasap, “Yönetime geldikten sonra Sayın Başkan Ali Kopuz ile birlikte İSTİB’e vizyon katacak, borsamızın işlevselliğine artı değer kazandıracak girişimlerde bulunma hedefimiz var. Üyelerimize de en iyi hizmeti verme çabası içinde olacağız. Üyelerimizin mensubu oldukları için mutluluk duyacakları bir borsanın temellerini atmak için mücadele vereceğiz ”diyor.

     

    “Saygı duymak lazım”

     

    Kendilerinden önceki İSTİB yönetiminin kendi içine dönük bir profil çizdiğinin hatırlatılması üzerine Kasap, şu yanıtı veriyor; “Bizden önceki yönetim anlayışıdır saygı duymak lazım. Önceden içe kapanık bir yapıydı, dışa dönük değildi. Biz bu zincirleri kırmaya çalışıyoruz. İnsanlar eskiden işleri düşmediği zaman İSTİB’e gelmiyordu. Borsanın yerini bilmeyen üyelerimiz vardı. Yönetime geldikten sonra sayın başkan ve yönetim kurulunun da bu yönde çok önemli çabaları ve emekleri var. Artık İSTİB olarak ‘buradayız ve sizlere hizmet için varız’ diyoruz. Attığımız adımlar ve girişimlerimiz ile üyelerimizi kucaklamaya çalışıyoruz.”

     

İstek, öneri, memnuniyet ve şikayetlerinizi belirtiniz.
Sektörel Sorun ve Çözüm Önerileri



Dijital Tarım Pazarı'na (DİTAP) nasıl üye olunur?