Page 56 - borsaaktuel-70-k
P. 56

56                     TİCARET VE HAYAT




                                YİNE TEMMUZ, YİNE YÜKSEK ATEŞ








                                “Mesuliyet  hareketi”ne  ihtiyacımız  her  zamankinden  daha

                                fazladır. Bunu başarmanın yolu da çalışmaktan, sorumluluk-

                                ları tam ve eksiksiz yerine getirmekten, “yaşama hazzı değil,
                                yaşatma sevinci” peşinde olmaktan geçiyor.



           MÜRSEL SÖNMEZ
                                On beş Temmuz 2016’daki kötülük kalkışması ve  açma, hatta yollar gösterme gafletlerine ne diyeceğiz?
                                ona karşı direnişin üzerinden sekiz yıl geçti. O gece  Hayatın içinde ve her sorumluluk alanında vaktin
                                gösterilen fedakârlıkların ışığı ve bereketiyle tarih  gerektirdiği işleri ihmal etmeyi nereye koyacağız?
                                içindeki yolculuğumuz devam ediyor. Hayatın bir  “Düşmana fırsat vermek” anlamına gelen vurdum-
                                zıtlıklar kumkuması olduğu; iyi ile kötünün, zalim  duymazlıkları nasıl adlandıracağız? Hainlikler belli-
                                ile mazlumun varoluşun doğası gereği daima çatış-  dir, bazı ihmaller da hainlik düzeyine çıkabilir ama
                                ma içinde olacakları gerçeği hükmünü sürdürüyor.  “masum” ihmaller tedavi edilesi hastalıklardır.  Ya
                                Yaşamak, zorlukları da yaralanmaları da içeriyor. Ta-  adam sendecilikler, tembellikler, tembelliğin meyda-
                                rihin akışının geçmişe göre hızlı olduğu bir zamanda  na getirdiği yıkımlar?
                                yaşıyoruz ve bu, zorluk  ve kolaylıkların sıklaştığı,
                                                                          “Âlemi kurtarmak, kendini kurtarmak demektir. Ha-
                                bazen de bunalttığı bir süreç oluyor. Bu hız ve sı-  kiki kurtuluş kurtarmaktır” der merhum Nurettin
                                kıştırılmışlık hali bireyi ve toplumu etkilediği gibi,   Topçu. Kendini kurtarmak alın teri ister, emek ister,
                                yönetim süreçlerini de baskılıyor. Millet ve devletin
                                                                          adanış ister, gerektiğinde fedakârlık ister. Son za-
                                karşılaşılan sorunlar karşısında daha hızlı ve güncel   manlarda yaşadığımız dış politik gelişmeler bizi on
                                vaziyet almak mecburiyeti ortaya çıkıyor.
                                                                          beş Temmuz benzeri çabalara sevketmelidir. Batı ve
                                Millet benliğinin devlet benliğinin potasında uyum-  doğu sınırımızda “müttefik düşmanımız”ın doğru-
                                lu bir şekil ve kıvamda olması halinde her sorunun  dan ve dolaylı askeri kuşatması -Yunanistan ve Suri-
                                üstesinden gelmek mümkün ve tersi durumda ise,  ye’deki ABD askerî yığınakları gerçekten de bir ku-
                                sorun olmayan her durum bile soruna dönüşebili-  şatmadır- karşısında milli bir “motivasyon” meydana
           Kendini              yor. On beş Temmuz gecesinde yekvücut olan ruh,  getirmelidir. Ayrıca  kadim  baş tehlikemiz  olan ve
           kurtarmak            her türlü tehdit ve tehlikeyi aşmayı mümkün kıla-  kendisini devlet olarak tanımlayan ve arkasına dün-
           alın teri ister,     cak bir güç olarak kendisini gösterdi. Bunu elbette  yanın bütün emperyal güçlerini almış kanlı çetenin
           emek ister,          yalnız dost değil, düşman da gördü ve her fırsat ve  Gazze’de işlediği vahşi soykırım da bizi sarsmalı ve
           adanış ister,        bahane ile o yekvücut hali hırpalamak amacı güdü-  kendimize getirmelidir. Üstelik bu cinayet şebekesi
           gerektiğinde         yor. O gecenin tüm dünyayı saran ve sarsan yankısı  sözde devlet “Nil’den Fırat’a heveslerini bayrağına
                                tüm yeryüzünü babalarının malı gibi gören emper-
                                                                          işlemiş ve düşmanlığını da gizlememektedir. İçeride
           fedakârlık ister.    yal güçlerin kibirli suratlarına da çarptı. Hesaplarını  ırkçı mezhepçi çatışmalar oluşturarak kan kaybına,
           Son zamanlarda       aksatan ve yollarına taş koyan bu iradeyi en hafifin-  can kaybına uğramamız için elinden geleni yapmak-
           yaşadığımız          den epritmek, etkisizleştirmek amacıyla şimdilerde  tadır. İktisadi memnuniyetsizliğe yol açan, her türlü

           dış politik          ellerinden geleni yapıyorlar. İnsanı insandan, insa-  serkeşliğe anlamsız bir hoşgörü ile serbestiyet tanıyan
           gelişmeler bizi      nı aidiyet duygularından kopartarak ve farklılıkla-  ve adalet mekanizmasını tıkayanların iç karmaşaya
                                rı düşmanlık için bir vesile kılarak “milli cephe”yi  yol açtıklarını, çanak tuttuklarını söylesek çok mu
           on beş Temmuz        dağıtmak, yıkmak peşindeler. Bu, onlardan bekle-  olur? İhmalleri ortadan kaldıracak olan Topçu’nun
           benzeri çabalara     nilen, beklenilmesi gereken bir tutumdu ve gereği  deyişiyle bir “mesuliyet hareketi”ne ihtiyacımız her
           sevketmelidir.       üzre uğraşıyorlar. Peki, onlara sızmaları için gedikler  zamankinden daha fazladır. Bizi buna kuvvetle yön-
   51   52   53   54   55   56   57   58   59   60   61