İstanbul Ticaret Borsası

               

  • BAŞKAN'DAN
Başvuru Yapan: Gerçek Kişi

4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu gereğince istediğim bilgi veya belgeler aşağıda belirtilmiştir. Gereğini arz ederim.


T.C. Kimlik No (*)

:     


Ad Soyad (*)

:     


E-Posta (*)

:     


Telefon (*)

:     


Faks (*)

:     


Geri Dönüş Tercihiniz

:    


Adres (*)

:     



İstenilen Bilgi / Belge (*)

:     


(*) Zorunlu alanların doldurulması gerekmektedir.

Başvuru Yapan: Tüzel Kişi

4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu gereğince istediğim bilgi veya belgeler aşağıda belirtilmiştir. Gereğini arz ederim.


T.C. Kimlik No (*)

:     


Ad Soyad (*)

:     


E-Posta (*)

:     


Telefon (*)

:     


Faks (*)

:     


Geri Dönüş Tercihiniz

:    


Adres (*)

:     



İstenilen Bilgi / Belge (*)

:     


(*) Zorunlu alanların doldurulması gerekmektedir.

    Temmuz
    2024
    “15 Temmuz Gibi Hain Kalkışmalar,Yok Olmaya Mahkumdur”

    Türkiye neredeyse son 25 yılının her senesini büyük olaylar ve badirelerle geçiriyor. Türkiye neredeyse 20. yüzyılın başında yaşadığı kadar büyük bir “paylaşım meydan muharebesi” ile 21. Yüzyılın ilk çeyreğinde de karşı karşıya…

    Ve Türkiye, Allah’a şükürler olsun ki, varlığını, toprak bütünlüğünü, istiklal ve hürriyetini hedef alan post modern mandacılık girişimlerine karşı bu kez hazırlıklı…

    Ve Türkiye, Allah’a şükürler olsun ki, Milli Şairimiz Mehmed Akif’in “Sahipsiz olan vatanın batması haktır / Sen sahip olursan bu vatan batmayacaktır” mısralarının hakkı verip vatanına dört elle sarılacak, bu toprakları dün top tüfekle bugün konfor ve ekonomik vaatlerle gelenlere ram etmeyecek kahraman liderlere sahip…

    Ve Türkiye, artık güçlü bir tarih ve gelecek bilincini kuşanmış durumda…

    Dün üzerimize acımasızca gelenler, Filistin’i, Kudüs’ü, Lübnan’ı Bağdat’ı Musul’u, Kerkük’ü, Halep’i, her köşesi Anadolu kültürüyle kokan Batı Trakya’yı, Makedonya’yı, Kırcaali’yi, Üsküp’ü, Saraybosna’yı ve Filibe’yi yüzbinlerce insanımızı hunharca katlederek Türk toprağı olmaktan çıkardılar.

    Dün Müslüman coğrafyayı babalarından kalan mirasmış gibi sömürenler bizi “medeniyet, kalkınma, hürriyet, kardeşlik, eşitlik” gibi kavramlarla aldattılar. Bu kavramların hepsini kendileri için kullanıp bize esaret prangası vurdular.

    Bugün ise bize daha munis ve efsunlu sözcüklerle geliyorlar. “Yüksek teknoloji, döviz kuru, borsa endeksi, enflasyon, ekonomik büyüme, kalkınma, temiz toplum, cinsiyet eşitsizliği, demokrasi, eşit gelir dağılımı, özgürlük” diye diye bizi bu kavramların özünden uzaklaştırıp gözlerimizi bağlıyorlar, edilgen bir toplum haline getiriyorlar. Çocuklarımızı ülküden yoksun kılacak bir eğitim sisteminin kölesi yapıp “konfor” ile avlıyorlar.

    Biz bu zihniyeti tanıyor ve biliyoruz.

    Bu zihniyetin iç uzantılarını da biliyoruz.

    Delalet içindeki bu uzantılar, tam 8 sene önce yine sahneye çıktılar ve efendilerinden aldıkları cesaretle, bu millete silah çekip 251 insanımızı şehit ettiler. Bu hain uzantılar, 15 Temmuz 2016 gecesi menfur bir kalkışmayla Atlantik ötesindeki sahiplerine uşaklığı, millet ve vatana hizmet etmekten daha kutsal saydılar.

    15 Temmuz ihanetçileri FETÖ’nün hain mankurtlarının dünün mandacılarından farkları yoktu. Dün “Bizim için İngilizlerle anlaşmaktan başka yol yoktur” diyenlerden farkları yoktu. Dün Milli Mücadele kahramanlarına karşı bayrak açanlardan farkları yoktu. Sadece ihanet şebekesi günün şartlarına göre bukalemun gibi şekil değiştirmiş, kutsal saydığımız değerlerin arkasına sığınarak, milletimizi içeriden vurmak istemişti.

    Hain FETÖ terör örgütü ve mensupları o gece Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın kararlı duruşu, milletimizin cadde ve meydanları onlara dar eden mücadelesiyle yok edildi. O gece Türk halkı gerçek bir destan yazdı. İnanıyorum ki, bu destan var olduğu ve nesilden nesile aktarıldığı sürece, hain FETÖ örgütü gibi yapılar bir daha yaşama imkanı bulamayacaktır.

    Son olarak hain örgütün kalıntılarına ve benzer öbeklere; delalet ve hıyanet içinde olan emperyalist işbirlikçilere, şunu hatırlatmak isterim: “Her gece iki karanlık içindedir.” Sizin karanlık emelleriniz, bu milletin daima yanan aydınlık istiklal ruhunda izmihlale mahkumdur. Tıpkı 15 Temmuz ihanet kalkışmasının 29 Mayıs gibi kutsal bir fetih ile 22 Ağustos ve 30 Ağustos gibi iki zafer arasında yok olması gibi, her kalkışmanız Milletimizce bastırılacak, her ihanet girişiminiz halkımız tarafından akim kılınacaktır.

     

Etkinlik Takvimi
İstek, öneri, memnuniyet ve şikayetlerinizi belirtiniz.
Sektörel Sorun ve Çözüm Önerileri



Dijital Tarım Pazarı'na (DİTAP) nasıl üye olunur?