Page 57 - Sayı-59 Eylül-Ekim 2022
P. 57
EYLÜL-EKİM 55
kurallar mı, kişiler mi” dilemması/ikilemi çıkıyor. müz çok önemli teşhisler içerir. Ana kurum olan
devlet ve onu oluşturan alt kurumlar istikamet ve
Sisteminiz, kurum ve kurallarınız ne kadar doğru
ve oturmuş ise, o kadar beşerî zaaf ve başarısızlık- dirayet sahibi olarak sistemi işletirler. Burada kişilere
tan etkilenmiyorsunuz. Teamül, gelenek veya usul bırakılacak olan inisiyatif her zaman doğru sonuçlar
bir medeniyet göstergesi, varlık kanıtıdır. Bu sayede doğurmayabilir. Kurumları da işleten fertlerin ortak
değişen koşullar ve insan halleri gidişatı etkilemiyor aklıdır. O ortak aklın, bireysel alanda kalmama özel-
ve yürüyüş aksamıyor. Değilse ve günübirlik yorum- liğinin de korunması gerekir. Canlı ve dinamik akan
larla bir şeyler yapılmaya çalışılırsa ve üstelik emanet hayat çok sesli bir koro gibidir. Önemli olan “Bir-
ehline verilmezse o zaman kıyamet kopuyor. Sistem birine bakmak değil, aynı yöne bakmaktır.” Bu ise,
ve teamül elbette insan faktörü olmadan işleyemez. ancak, samimi bir vatan ve insan sevgisinin kişilerde
Ve “sistem ve kurallar mı, kişiler mi” sorusunun en oluşturabileceği bir olgunluk seviyesidir. Tarihten
doğru ve kâmil cevabı “her ikisi de” olacaktır. Sistem tevarüs eden emanetin değer ve öneminin farkın-
emanetse, onu işleten kişi emanet kendisine verilen da olmak; sadakat, basiret ve emek, yarınlarımızın
kişidir. Emanete, emanetin önemine dair kültürü- güvencesidir.
