Page 27 - borsaaktüel-42k

EKONOMİYE BAKIŞ

adına, ‘ihracat’ artık iç piyasanın, ekonominin iç dinamiklerinin ‘sı-
kıştığı’ dönemlerde ‘kurtarıcı’ olmasının ötesine geçip, Türkiye’nin
büyüme dinamiğinde yıllık bazda en az 0.5 ile 1 puan arasında
katkısı olan bir tempo yakalamalı.

Türkiye ekonomisi’nde yeni dönem, ekonomi bürokrasisinin bu-
güne kadar hiç önceliklendirmediği kadar ‘maliyet yönetimi’ne
odaklanmasını gerektiriyor. KOBİ’lerimizin üretim maliyetlerini,
hammadde, enerji ve finansman maliyetlerini rakibimiz olan ül-
keler düzeyinde iddialı kılacak adımlara hız vermemiz gerekiyor.
Sürdürülebilir büyüme için, dış talep odaklı ‘yatay’ ve ‘dikey’ büyü-
me; ‘yatay’da yeni pazarlara doğru genişleyen bir ‘ihracat’ hamle-
sine; ‘dikey’de ise ‘verimlilik’ odaklı bir ‘teknoloji’ ve ‘yerlileştirme’
hamlesi kritik önemde. kında. Yılda 300 bin adet üretimi hedefleyen Manisa’daki yatırım 5
bin kişiye de istihdam sağlayacak. İlk etapta Skoda ve Seat’ın Suv
Bunun yanısıra, döviz kurlarını ‘rekabetçi’ noktada tutup, dış talep modellerinin üretilmesinin planlandığı belirtiliyor.
ağırlıklı bir ekonomik dönüşümün altını çizerken, sürdürülebilir
büyüme adına, tüm sektör ve piyasalarda yeni nesil tedarik ve da- Türkiye 1950’li yıllardan bu yana, batılı ülkelerin önde gelen ulusla-
ğıtım modeline ve ödeme sistemlerinin gerekliliğinin de farkında- rarası şirketlerinin önemli bir üretim ve lojistik merkezi olarak ter-
yız. Önemli bir başka nokta, Türkiye’nin asla ‘yüksek reel faiz-dü- cih ettiği bir ülke. 2013’den bu yana Türkiye’nin küresel algısı sal-
şük kur’ sarmalına düşecek bir hatayı tekrarlamaması. dırı altında olsa da, Türkiye’nin nitelikli beyaz ve mavi yaka işgücü
becerisi, önemli bir ticaret kavşak noktası olma özelliği, Türkiye’nin
nitekim, Bakan Albayrak böyle bir hatanın asla tekrarlanmayaca- nüfus ve satın alma gücünün önümüzdeki 50 yıl ortaya koyduğu
ğını konuşmalarında hep vurguluyor. ekonomistler olarak ortak bir cazibe, iyi analiz edildiğinde, pek çok uluslararası marka ve şirket
görüşümüz, ‘battaniye’ usulü, herkesi kapsayan teşvik modelleri- için Türkiye’nin üretim ve yatırım üssü cazibesini öne çıkarıyor. Bu
nin de artık görevini tamamladığı yönünde.
dönemde, Türkiye’nin dünyanın en önemli üretim merkezlerinden
Batılı ülkelerin sürüklendiği ‘korumacılık’ eğilimlerinin gerekçesi birisi olduğunu gölgelemeye çalışan ‘algı operasyonları’nı anlamsız-
olarak, gelişmekte olan ekonomilerin teknoloji hamlelerinin öngö- laştıran bir adım oldu, volkswagen’in yatırım kararı.
rülememesi hususu ve ABd ile AB ülkelerinde orta sınıfın ekono- Gelelim, eylül ayı enflasyon verilerine. Aylardır, bu köşede, yıl-
mik güç kaybının sebep olduğu sosyal tansiyon sorunu konusunda lıklandırılmış enflasyon verilerinin ekonomi Yönetimi’nin aldığı
da; ancak bu tablonun tetiklediği ‘korumacılık’ eğilimlerinin akıbe- tedbirlerle, en geç 2019 sonbaharında önemli bir normalleşme
tinin ne olacağını görmek için bir süre daha beklememiz gerektiği bandına gireceğine dair sayısız değerlendirmeyi paylaştık. Tüke-
konusunda da mutabıkız. tici, talep enflasyonunun göstergesi olan yıllıklandırılmış TüFe
artış oranının yüzde 9,62’ye gerilemesi önemli bir gelişme. Ama,
vOlKSWAGen YATırıMı ve eYlül enFlASYOnun AnlAMı yıllardır maliyet enflasyonunun çok çok önemli olduğunu ısrarla

Özel sektör yatırımlarını hareketlendirecek şekilde, piyasanın ufku vurgulayan bir akademisyen olarak, 2018 yılı eylül ve ekim ayla-
görmesini sağlayabilirsek, 2020’yi güçlü bir büyüme ile tamam- rında yüzde 45-46 bandını görerek, çok yüksek bir seviyeyi test
layabiliriz. etmiş olan yıllıklandırılmış üFe artış oranının yüzde 2,45’e kadar
gerilemiş olması çok önemli bir gelişme.
uluslararası ekonomi çevrelerinin birkaç aydır merakla bekledik-
leri volkswagen Aktiengesellschaft’ın Türkiye mi, Bulgaristan mı, Gelinen noktada, ekonomi Yönetimi, sürdürülebilir enflasyon seviye-
hangi ülkeye yatırım yapacağına dair nihai kararı, Türkiye ve Ma- si olan yüzde 5 ve altı yakalanana kadar, yüksek bir kararlılıkla enf-
lasyonla mücadelenin devam edeceğine işaret etmesi not alınmalı.
nisa olarak netleşti. volkswagen’ın 1.4 milyar dolarlık yatırımı için
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi uzun zamandır yoğun bir çalışma enflasyon elbette halkın satın alma gücünü eritir ve hayat pahalılığı
yürütmekteydi. Yatırım Ofisi’nin başarısı bir yana, 7000 yıldır tica- algısını besler. Ancak, enflasyonun normalleşmesi ve hızla gerile-
ret ve üretimin merkezi olan bir coğrafyada, Türkiye’nin dünyanın mesi de, istikrarlı döviz kurlarının sağladığı pozitif algıyla birlikte,
önde gelen otomotiv üretim merkezlerinden birisi olduğunun faz- piyasa psikolojisini olumlu yönde etkiler. Bu pozitif algıyı besleyecek
lasıyla farkında olan volkswagen isabetli bir karar da aldığının far- bir tablodan, piyasaların canlanması adına azami yararlanalım.

Kasım-Aralık 2019 25