Page 58 - borsaaktüel-42k

TİCARET VE HAYAT

İstanbul’da Hayal

Kendisinde yaşayanların dar vakitlerinde güzelliğinin büyüsüyle yaşama
sevinci telkin eden İstanbul, estetik hazzın ve öte çağrışımların ilk adımıdır.

Buradan hareketle insan benliğinin sığmadığı kafesinden kaçarak özgür
vadilere doğru yol alır. Sonrası şiirdir, müziktir, resimdir. Güzelliğin

bağrından yeni güzellikler çıkarmasıdır.

Kimi insanların hayal tarafları, gerçek tarafla- MÜRSEL olmuş mudur acaba? Sanmam. İstek, arzu
rından daha ağırlıklıdır. değiştirilmesi zor olan, SÖNMEZ ve beklentileri, güzellik ölçütleri ne olursa
insanın tabiatıyla içkin bir mizaç özelliğidir bu. olsun, kendisiyle tanışıp muhatap olanları
Kimi şehirler de böyledir ve İstanbul bunlardan zerafetinin kelepçesiyle bağlamıştır ken-
birisidir. Hayalin ve gerçeğin ne olduğu gibi dine. Algı yitikliği, görgü körlüğü, duygu
“derin” mevzular şöyle dursun ve biz hayalin dumuru olanlar nadir de olsa vardır elbette,
izinden gidelim. ama “nadir, madum gibidir.”
Hayale esin veren , vatanlık yapan mekanlar ve Gerçeğin, yani yaşantının sıkıştırmasından
zamanlar vardır. Gerçek dediğimiz yalanın da, bunalan ruh, hayal ile kendisine yeni ufuklar
hayal dediğimiz yalan içinde yalanın da merke- açar. Ardına kadar açılan hayal pencerele-
zinde insan vardır. Tanımlamak ve adlandırmak ri nefes aldırır. Hayal ülkesinde kalmamak
olmasa, var olanların bilinmez bir kütlesel “ce- koşulu ile yaşamanın kuruyup durağan hale
set” olacağı da söylenebilir. geldiği vakitlerde akışkanlığı arttırır. Haya-
Bu İstanbul nam şehir de fiziki yapısı, tarihsel TİCARET VE HAYAT lin kanat açması durumu, hayale yakışır za-
boyut ve çağrışımsal anlamları ile hayale va- man ve mekanlarda başlar. O insan yeteneği
tanlık yapan mekanlardandır. Hayalin vatanı temelde insan ise de, de müsait zeminlerde devşirilebilir ancak. Güzellik işte tam burada
insan da ruh ve fizik vatanından hareketle hayale vatan olur. Bu devreye girer. Gerçeğin bir başka algılanışıysa güzellik, hayal gibi
şehrin gecesi ile gündüzü, sabahı ile akşamı, görünen ve görün- bir başka varlık katmanını harekete geçirendir. Hayal dediğimiz
meyen hayatı, zıtlıklar içindeki uyumu kendine özgü bir kapı aralar olgu, dozunda güzeldir ve hayalcilik bir çok “cilik” gibi marazî bir
ilhama ve hayale. Güzelliği ve görkemi hayale daha yakın ve yatkın haldir. Bu marazî hali de dengeli kişilikteki dozaj ayarı ortadan
olduğu izlenimi verir, ki doğrudur. kaldırır. Bir kanıya göre de “insan, bu alemde hayal ettiği müd-
detçe yaşar.”
Güzellik, ortaya çıktığı yerde başka figürleri gölgede bırakan bir
olgudur. rüzgarını estirip kokusunu yaymaya başladığında ege- Kendisinde yaşayanların dar vakitlerinde güzelliğinin büyüsüyle
menlik kurmaya başlar. İstanbul böylesi bir egemenliği, imgesi- yaşama sevinci telkin eden İstanbul, estetik hazzın ve öte çağrı-
nin zaferini ilan etmiştir. Onu tanıyıp da cazibesine kapılmayan şımların ilk adımıdır. Buradan hareketle insan benliğinin sığmadığı

56