Page 66 - BORSAAKTUEL_60k
P. 66
64
64 T İKTİSAT TARİHİ
yaşlı ise, dişlerini muayene ettiriniz. Dişlerinde dü- mekteplerinin fidanlıkları kimin himmet ve mas-
zelecek bir şey var ise, düzelttiriniz. Eğer beygiriniz rafıyla tesis edilecektir? Hükümetin değil mi? Evet,
genç ise, on gün arka arkaya içtiği suyu, günde 6-10 hükümetin doğrudan doğruya orman tesis etmesi-
gram bikarbonat de sud (Bicarbonate de Soude) ne de taraftarız. Fransa’da teşçire [ağaçlandırmaya]
ilave ediniz. Bundan başka beygirinize verdiğiniz
kuru ot, yulaf ve kepeği hafifçe tuzlu suda ıslatmak dair 1860, 1864 senelerinde neşrolunan kanunların
lazımdır. Bunlardan başka on gün arka arkaya kepek tatbike başlanıldığı günden itibaren hükümet ,dağ-
ile karışık günde yarım gram hamız arseniki (acide lık memleketlerde boş vasi’ [geniş] arazileri satın
arsenieux) veriniz. Bu tedaviler sayesinde her halde alarak otuz sene zarfında 300,000 hektar bir mahal
beygirinizin iştihası açılacaktır.” teşcir etmiştir [ağaçlandırmıştır]. Fakat bu ormanla-
rın tesisinde hususi kimselerin de büyük hizmetleri
ORMANLARI ARTIRMAK KİMİN GÖREVİ?
geçmiştir. İşte bizim arzu ve talep ettiğimiz cihet,
DEVLETİN Mİ, BİREYİN Mİ? ahalinin de hükümetimizle el birlikte çalışmasıdır.
“İstişare-i Ziraiye”de ele alınan konulardan biri de Artık her şeyi hükümetten beklemek gibi çirkin ta-
Türkiye’nin ormanlarıdır. Ormanların bir ülke için biatlardan vazgeçelim. Efradımızın baltalarıyla her
ifade ettiği önem, orman şehirleri olarak bilinen gün bunca ağaçlar – hatta eşcâr-ı müsmire [meyve
Bolu ve Kastamonu’dan yazan okuyucuların sorula- ağaçları]- devriliyor, kırılıyor. Bu gibi yok etmelere
rı eşliğinde ele alınır. Bolu’dan Osman Nuri Efendi artık bir nihayet verelim.
“Osmanlı İmparatorluğunda ormanların miktarını”
soruyordu. Aslında Osman Nuri’yi harekete geçiren Bir ağaç hayatının bir insan hayatı kadar kıymetli
Felahat’ta okuduğu ormanlar hakkındaki olumsuz olduğunu bilelim, takdir edelim. Hintlilerin güzel
bir değerlendirme olmuştu. Bu yüzden cevabî yazı, bir darb-ı meseli vardır. Derler ki “Vefatından ev-
“Memleketimiz ormanları hakkında yazdıklarımız vel bir ağaç dikmiş olan kimse bu dünyada boş ve
yazıları okuyarak fevkalade müteessir olduğunuz bil- faydasız yaşamamıştır.” Eğer Osmanlılardan her biri
diriyorsunuz” diye başlıyor ve “Filvaki biz Şarklılar
çok hassas adamlarız. Ne çare ki teessürle, hissiyatla müddet-i ömürlerinde tek bir ağaç dikmeyi ve bü-
iş bitmiyor. Biraz noksan hassas olup daya fazlaca faal yütmeyi milli gelenekleri arasına dahil etseler, mem-
ve müteşebbis olsa idik şimdi memleketimizi başka leketimizin mesele-i teşçiri [ağaçlandırma sorunu]
bir tarzda görecektik” şeklinde devam ediyordu. yarı yarıya halledilmiş olur.
Diğer ülkelerin orman miktarının verildiği yazıda, ‘Memleketimiz ormanlarının ne miktarı kerestelik
bu oranlar “Rusya yüzde 38, İsveç-Norveç yüzde 33, ve ne miktarı baltalıktır’ sualinize gelince:
Avusturya-Macaristan yüzde 30, İsviçre yüzde 29,
Almanya yüzde 25, Fransa yüzde 17, Belçika yüzde Bu suali de aidiyet-i cihetle Orman Müdiriyet-i
16, İtalya yüzde 12, Hollanda yüzde 6, İngiltere yüz- Umûmiyesine arz ediyoruz. Vazifesini hakkıyla tak-
de 3, Portekiz yüzde 3” şekline veriliyordu. dir eden Orman Müdürü Tevfik Beyefendi tabii bu
Bolu ve
Kastamonu’dan Kastamonu’dan Refik Bey de aslında aynı makale sualinize bir cevap vereceklerdir. Biz yalnız şurasını
yazan okuyucular hakkında geri dönüş yapmış, makale yazarının or- ilave edelim ki, Fransa’da kerestelik ormanlardan
manların korunması ve çoğaltılmasında kişilere de (hautes fuaties) hasıl olan mevadd-i inşaiye (keres-
ise daha çok vazife düştüğü yönündeki düşüncesini hükümetle- te, döşeme tahtası, tahta ilah.) kesilen ahşabın ancak
ormanların re vazife düşmüyor şeklinde anlamıştı. Refik Bey’in yüzde 15-20’sini teşkil eder. Mütekâbisi hep mah-
geleceği ile yanlış anlaması şu şekilde düzeltiliyordu: rukât [yakacaklar] makamında kullanılır.
ilgiliydi ve “Ormanlarımız hakkında yazdığımız başmakaleyi
okuyucu köşesinin okuyarak hükümetlerin orman tesisinde bir vazife Bundan başka ormanlardan başka suretle de istifade
yazarı hem onları ile mükellef olmadıkları babında bir suizanna gi- edilir…”
bilgilendiriyor, riftar olmuşsunuz. Biz bir memleketin teşçirinde
[ağaçlandırılmasında] hükümet başta olarak şirket-
hem de bakanlığa lerin ve efradın da (bireylerin de) çalışmağa mecbur Kaynak: Felahat, Sayı 29, 15 Mayıs 1330; Sayı 30, Hazi-
mesaj veriyordu. olduklarını anlatmak istemiş idik. Acaba ilkokul ran 1330; Sayı 35, 15 Teşrinisani1330.