Page 48 - borsaaktuel-69
P. 48

48
           48                       İKTİSAT TARİHİ



           “Sen de babanın                                                Senden evvel senin iyiliğini isteyen, seni kurtarmak
           kullandığı kara                                                için canlarını tehlikeye koyan adamlar çalışmaya baş-
           sabanlarla                                                     ladılar ve bir cemiyet vücuda getirdiler: Çünkü sen de
                                                                          bilirsin ki “Bir elin sesi çıkmaz”, “Kuvvet, ittihattan
           toprağı                                                        [birlikten] hasıl olur”. Memleketin en ziyade tehlikede
           ekiyorsan,                                                     kalan yeri Rumeli idi. Onun için bu cemiyet de ibtida
           kendi hesabına                                                 [başlangıçta] Rumeli muhitinde vücuda geldi. Günün
           bâdheva                                                        birinde  Rumeli  düşmanların  elinde  parçalanacak  ve
           [bedava]                                                       bu muhterem ve mukaddes vatan mahv ve munkariz
                                                                          [çökmüş] olacaktı. Rumeli ahalisi bütün bu mehalik
           çalışmış                                                       ve muhatarât [tehlikeler] arasında hakikati daha ziya-
           olursun.”                                                      de iyi görmeye başlamışlar ve adalete, müsavata [eşit-

                                                                          liğe] ve hürriyete daha ziyade susamışlardı. Cemiyet
                                                                          burada taraftarlarını çoğalttı, orduları, zabitleri, bütün
                                                                          namuskâr memurları, huzur ve sükun yüzü görmek
                                                                          isteyen köylüleri az vakitte kazandı ve daima Hakka
                                                                          ve hakikate makrun olan bir kuvvet müthiş pençesi-
                                                                          ni ve çevrilmez yüzünü gösterince zulmün müstekreh
                                                                          [çirkin] yüzü buruştu, menfur gözleri söndü, hain dili
                                                                          tutuldu ve düştü ve ebediyen düşecektir; zira:
                                                                          “De ki: ‘Hak geldi, batıl yok oldu. Şüphesiz batıl,
                                                                          yok olmaya mahkumdur.’”
                                                                          Sure-i İsra, 80[1]’inci Ayet

                                                                          “Beklediğimiz saadet için senelerce yorulmak ve
                                                                          koşmak lazımdır”
                                               Kitabın ilk sayfası        Vatandaş! İşte eski hükümeti zulmüyle beraber de-
                                                                          viren, memlekete, millete bu iyiliği yapan: Osmanlı
                                İşte yalnız bunu anlayacak ve bu esbabın neden ileri   İttihat ve Terakki Cemiyeti’dir. Sen de bunları bel-
                                geldiğini öğrenecek olursan sen de mesut olacaksın.   le ve onlarla beraber ol. Sana iyilik yapan adamları
                                Zira fenalığın sebebi ve geldiği yer bilindikten sonra   unutma, zira:
                                onu defetmek güç değildir.
                                                                          “Şüphesiz, Allah inananları savunur. Doğrusu Allah
                                İşte senin yerlerini başka memleketlerden geri bıra-  hiçbir haini, nankörü sevmez.”
                                kan, sularını kurutup ekinlerini kavuran, yurtlarını
                                yetimlerinin  başlarına yıkıp ocaklarını  söndüren,   Sure-i Hacc, 38’inci Ayet
                                toprağının feyzini, senin de, ne yalan söyleyeyim,  Hazret-i Nebi-yi Muhterem bir harbi müteakip şeh-
                                haysiyet ve namusunu çalan, seni yoldan adaletten,  re avdet ettikleri zaman “Ve reca’na minel cihadülas-
                                huzur ve sükundan mahrum bırakan bir fenalık var  gar ilel cihadülekber” demişlerdi. Filhakika harp bir
                                idi. Bugün o fenalık senden evvel onu gören ve onun  cihat ise harpten sonra bir memleketi imar ve hal-
                                nereden geldiğini bilen hamiyetli kimselerin gayret-  kını mesut etmek daha büyük bir harbe, o nispette
                                leri ve Cenab-ı Hakk’ın takdiriyle ortadan kaldırıldı.  çalışıp uğraşmaya tevakkuf eder. Zulüm gitti fakat
                                                                          istediğimiz ve beklediğimiz saadet henüz gelmedi.
                                “Doğru düşün, yanlış yola gitme,
                                                                          Bunun için senelerce yorulmak ve koşmak lazımdır.
                                o zaman ambarın dolar, yüzün güler”
                                                                          Fenalık olmamak elvermez, iyilik de görülmeli. Bu
                                Hak geldi. Bundan sonra mukadderatına, talihine  da bilirsin ki zaman ile ve herkesin el ele verip çalış-
                                sahip ve hakim olan sensin: Yalnız doğru düşün, iyi  masıyla vücuda gelir. Herkes kendi fazl ve rüçhanı-
                                hisset, yanlış yola gitme, âti için hazırlan. O zaman  nın kendisine temin ettiği hukuka malik oldukça ve
                                her nimet ve saadete mazhar olursun, vatanın cennet  hak yerini bulup zulüm ve küfür ortadan kalktıkça
                                olur, ambarın dolar, yüzün güler…         aradığımız saadet hale kavuşuruz.
   43   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53