Page 58 - Sayı-51 Mayıs Haziran 2021
P. 58
56
56 UNUTULAN MESLEKLER
TAş NASıL YoNTuLuR?
TAşıN bİR TARAFı NEDEN YoNTuLMAZ?
Ustaların kendilerine özgü çalışma biçimleri var-
dır. Sözgelimi Gaziantepli taş yontucuları taşı İnşaat alanına ocaklardan getirilen taşlar önce kü-
yontarken ayaklarını altlarına alıp oturarak çalı- lünk ile düzeltilir, daha sonra tarak denilen aletle
dikdörtgen şekilde yontulurdu. Taşlar yontulma bi-
şırlar. Bu çalışma şekli Güneydoğu taş yontucu-
larının kendilerine has çalışma şeklidir. Örneğin, çimlerine göre musavvat, altı ayaklı, beş ayaklı ve
açceli gibi isimler alır.
Orta Anadolu’daki ustalar taşı yontarken otur-
mazlar; ya eğilerek ya da ayakta yontarlar. Taşların kenarlarının dik olması için gönye ile kont-
rolü yapılır. Beş yüzeyi yontulan taşın bir yüzeyi ta-
Ekmeğini taştan çıkarma deyimi bu mesleğe
raktan geçirilmez. Bu yüzeyine taşın sırt tarafıdır.
has bir sözdür. Günümüz mimarisinde taş yapı Yapıda kullanılırken yontulmamış sırtlar yapı usta-
malzemesi olarak hemen hemen hiç kullanılma- ları tarafından sırt sırta getirilir ve araya harç atılır.
maktadır. Usta ellerde oya gibi işlenmiş taşlarla
Taşın bu yüzeylerinin tırtıklı bırakılmasındaki amaç
yapılan binalar görmek imkansız hale gelmekte- harcın taşa daha iyi yapışması içindir. Taşın sırtı kü-
dir. Bugün hayranlıkla baktığımız birçok güzel lüngün sivri uçları ile taş ustalarının maharetli elle-
yapılar ise sayıları gittikçe azalan maharetli us-
rinde şekillenir ve yapıya uygun hale getirilir.
taların ellerinden çıkmışlardır. Ağaç malzemenin
doğa şartlarına dayanıksızlığı ve ağaç tüketimi şİİR YAZAR Gİbİ YoNTARLAR
göz önüne alındığında yapılarda taşın kullanıl-
masını daha iyi anlayabiliriz. İstanbul’un meşhur Taş ustalarının kullandıkları aletlerden bir tanesi de
“tarak” adı verilen çelik ağızlı bir alettir. Bu alet her
tarihi yangınlarında yüzlerce ahşap ev yanıp kül
“Geçim olmuştur. Günümüzde beton blokların arasında iki tarafı keser ağzı gibi ince ve 2-3 mm. diş derin-
kaynakları korumasız kalmış son birkaç ahşap ev de ateşe liği olan bildiğimiz saç tarağı şeklindedir. İki tarafı
ormancılık ve verilip sırayla yok edilmektedir. Taş yapılar ise da kullanılır. Taşın yüzeyini aşındırırken bu tarağın
arıcılık olan dünden bugüne ve yarınlara kalacak taş gibi eser- dişleri taşın yüzeyinde çizgiler oluşturur. Taş ustaları
taşı işlerken sanki şiir yazıyor, sanki resim çiziyor gi-
köyde daha lerdir. Çok eski bir geçmişi, yorucu bir emeğin ve bidirler. Kim bilir belki de onlar taşları “yontarken”
çok emekliler çabanın ürünü olan bu ecdat yadigarı taş yapıları duygularını, umutlarını, sevinç, keder ve ıstırapları-
yaşıyor.” korumak en büyük insani borcumuz olmalıdır. nı taşlara kazımaktadırlar.