Page 56 - Sayı-57 Mayıs - Haziran 2022
P. 56
54 İKTİSAT TARİHİ DOÇ. DR. ŞEFİK MEMİŞ
Osmanlı’da bir tarım sevdalısı…
VÂNİZÂDE MEHMED HALİD BEY, ÇAYIN
BİLİNMEYEN HİKAYESİNİ ANLATIYOR
Eski adıyla Seylan olarak bilinen Sri Lanka’da çay toplayan işçiler, 1930.
Türk tarımının isimsiz kahramanları vardır. Onlar alanlarda tecrübe, bilgi ve pratik sahibiydi. Hem sa-
sessiz öncülerdir. Ellerindeki imkanlarla çağlarını hip olduğu bilgileri, hem de ziraat ve diğer fenlerle
aydınlatan fenerler gibidirler. Sessizce gelirler, ses- ilgili görüp deneyimlediklerini paylaşmak istiyordu.
sizce giderler. Geldikleri gibi gittiklerinin kimse far- Bu yüzden Oda gazetesinde yazılar kaleme aldı. Her
kına varmaz. Ama onlar dünya sahnesinde rollerini şey vatanın daha da yücelmesi içindi.
oynamanın huzuru içindedirler. Çünkü tarımsal
geleneklerin yaşaması, çiftçilerin yeniliklere uyum TARIMLA İLGİLİ HER KONUDA YAZDI
sağlaması ve daha da önemlisi uğruna ölecekleri Vânizâde Mehmed Halid, “Sanat ve Ticarette Vesair
topraklarda yeni ürünlerin tohumlanıp fidelenmesi Hizmette Ehem ve Elzem Olan Edep ve İrfan”dan
için üzerlerine düşen görevi yapmışlardır.
“Şeker Kamışı ve Pancar Yetiştirmek”e, “Hayvan Ye-
Orta Asya’da ZİRAATA, ÇİFTÇİLİĞE VE SANAYİYE MERAKLIYDI tiştirmek Usulü”nden “Armut Ağacının Ahlat Ağa-
cıyla Aşılanmasına” kadar çok geniş bir yelpazede
Çinlilerle yakın Bu isimsizlerden biri de Vânizâde Mehmed Ha- yazıyor. Her yazısında yeni bir bilgiyi aktarmakla
münasebetleri lid Bey’dir. Lakabı bize Vanlı olduğunu gösteriyor. kalmıyor, çiftçilere ve meraklılara yeni hedefler de
sebebiyle Memleketin ziraî kalkınmasını katkıda bulunmak gösteriyordu.
çaya aşina için çırpındığını Dersaadet Ticaret Gazetesi’nde Bu makalemizde Halid Bey’in çay hakkındaki yazı-
olan Türklerde yazdığı makalelerden anlıyoruz. Yabancı yayınları larına değinmek istiyoruz:
takip ettiğini, dünyadaki gelişmeleri ülkesinin ger-
Ahmed Yesevi’ye çekleriyle harmanlayıp yazdığı makalelerinden bir Orta Asya’da Çinlilerle yakın münasebetleri sebe-
dayandırılan bir derdi ve ülküsü olduğunu hissediyoruz. Zira Halid biyle çaya aşina olan Türklerde Ahmed Yesevi’ye
çay menkıbesi Bey, kendi ifadesiyle üç konuya, “ziraata, çiftçiliğe dayandırılan bir çay menkıbesi bile vardır. Ne var
bile vardır. ve sanayiye” oldukça meraklıydı. Bizzat kendisi bu ki Batı’ya geldikçe çaydan uzaklaşırlar. Uzaklaşır