Page 57 - borsaaktuel-73-k
P. 57
OCAK-ŞUBAT 57
YERLİ TOHUM KULLANILDI,
KOZA İHRACATI YÜZDE 15 ARTTI
Bursa’da ipekçiliğin geliştirilmesi yönünde Duyûn-ı
Umûmiye İdaresi’nin estirdiği rüzgârın başarılı ol-
duğu hem Bursa’dan hem de Osmanlı İmparator-
luğu’nun diğer eyaletlerinden yapılan ihracatta açık
şekilde görülüyordu. Bursa’da yaşayan L. Gamafis’in
derlediği ve Dersaadet Ticaret Odası Gazetesi’ne
gönderdiği rakamlara göre 1308 [1892/1893] yılın-
da bir önceki yıla göre tohum ihracat artışı yüzde 15
oranında gerçekleşmişti. Gamafis’e göre Hükümetin
tohum politikasının bunda etkisi büyük olmuştu.
Çünkü Hükümet Bağdat cinsi denilen yerli cinsin
çoğaltılıp ıslah edilmesi için büyük gayret göstermiş-
ti. Bu sayede “Bağdat beyaz kozaları” bütün piya-
salarda diğer tohumlara üstünlük sağlamıştı. Hatta
Fransız sarı kozalarına bile ender rastlanıyor, mev-
cutlar da Bağdat’a göre daha pahalı satılıyordu.
Bağdat tohumunun açık ara üstünlüğünün 1892
mahsulüne de yansıması bekleniyor, hatta o yıl mah-
sulünün yüzde 85 Bağdat, yüzde 10 Fransa’dan ithal
olunan sarı cins ve yüzde 5 Fransa’dan ithal olunup
dahilde tekrar yetiştirilen tohum olması bekleniyor-
22 Nisan 1893 tarihli Dersaadet Ticaret Odası Gazetesi
du. Ayrıca tohumdaki iyileşmenin yanı sıra 1891 se-
nesine nispetle “besleme müddetince havaların gayet
müsait gitmesi” de iyi bir netice alınmasını sağlaya- MAHSULÜN YÜZDE 80’İ BAĞDAT CİNSİYDİ
caktı. Bu hüsn-i netice özetle Bağdat aşılama cinsin- 1892 senesinde hasıl olan 2,529,000 kıyye-i cedide
de görülmüştü. Bu alanda bir uzman olan Gamafis, taze koza tohumlarının cinslere dağılımı önemliydi.
güzel neticeyi, “koza miktarınca yüzde 35 ve geçen Çünkü bu dağılım, Hükümetin koza böceği yetiş-
sene ipek mahsulüne nispetle mahsulce yüzde 10-15 tirme politikasının başarılı olup olmadığını göstere-
fazla” ürün olarak ifade ediyordu. cekti. Buna göre mahsulün “yüzde 80’i Bağdat cinsi,
yüzde 10’u Bağdat aşılaması ve yüzde 10’u [Fransız]
1892 TAZE KOZA MAHSULÜ 2,5 MİLYON YENİ KIYYE İDİ sarı” cinsiydi. Kozalardan alınan ipek mahsulü ise Bursa ve
“Bağdat cinsi için yüzde 15 ve Bağdat aşılama cinsi civarında
O dönem Avrupa ülkeleriyle daha yakın dış ticaret
işlemlerine girişilmesi sebebiyle, Hükümet ağırlık için yüzde 10 ve sarı cins için yüzde 5 tahmin” edi- elde edilen
ölçümünde “yeni kıyye” anlamına gelen “kıyye-i ce- liyordu. ürünün
dide” tabirini kabul etmişti. Kıyye-i cedide, “1000 Kuşkusuz bu ürünlerin yurt içinde mi, yurt dışın- tamamına yakını
grama” karşılık geliyordu. Bu ölçü birimini kullana- da mı işlendiği çok daha önemliydi. Ne var ki elde Fransa ve diğer
rak Gamafis, Anadolu’daki bölgelerde ipek mahsulü- edilen ürünün tamamına yakını ihraç ediliyordu. Avrupa ülkelerine
nü şöyle tahmin ediyordu: Gamafis’in rakamlarıyla konuşursak, “yüzde 60 ham
ipek Fransa’ya, yüzde 3 ham ipek İtalya’ya, yüzde 0 ihraç ediliyor,
Kıyye-i cedid Bölge
(yüzde 1’in altında) ham ipek İngiltere’ye, yüzde 5 yerli “tüccar ile
950,000 Bursa ve civarı ham ipek İsviçre ve Avusturya ve Almanya’ya, yüzde fabrikacılar ve
440,000 Pazarköyü ve Gemlik 4 ham ipek Amerika’ya” ihraç ediliyordu. “Yüzde 14 kozacılar için
720,000 İzmit ve civarı kadar kozadan ise yüzde 5 Marsilya’ya ve yüzde 10 tahminen yüzde
310,000 Bilecik ve civarı İtalya’ya” gönderiliyordu. Bu hesaba göre “tüccar ile
109,000 Bandırma, Erdek ve diğer mevkiler fabrikacılar ve kozacılar için tahminen yüzde 8 veya 8 veya 10
2,529,000 Ceman yekün 10 koza” kalıyordu. koza” kalıyordu.