Page 55 - Sayı-65 Eylül - Ekim 2023
P. 55

EYLÜL-EKİM 55




            yaşantılarındaki deneyimlerinden yola çıkarak sahip
            olduğu bilgiyle kaleme almıştı. Özellikle topraktan
            alınan verimin artırılması amacıyla atılacak doğal
            gübrelerin nasıl muhafaza edilmesi gerektiğine dair
            yöntemleri öğrettiği kısım, aslında Anadolu’da kulla-
            nılan yöntemler ile Avrupa’da uygulanan yöntemlerin
            birleşiminden ibaretti. Hüseyin Kazım’ın albümünün
            24’üncü alt başlığı olan “Gübrelerin muhafazası” kıs-
            mında gübre çukurları anlatılarak, “En iyisi gübreleri
            doğrudan doğruya yani ahırdan kaldırdıktan sonra
            toprağa dökmektir. O zaman gübre toprakta erir ve
            amonyak da havaya uçmaz” deniliyordu. Ancak bu
            yöntem her zaman mümkün olmadığı için gübreler,
            1- çukurlarda, 2- yığın halinde, 3- hayvanların altla-
            rında muhafaza” edilmek durumunda kalınıyordu.
            Gübre çukurları ise şöylece tavsif ediliyordu:

            “Bazı yerlerde gübreleri çukurlarda çürütürler ve bu
            çukurların altlarını, suların nüfuzuna mani olmak
            için betonla veya çok killi bir toprakla dövüp sıkıştı-  Hüseyin Kazım’ın Ziraat Albümü çalışmasının kapağı
            rırlar. Bu çukurlar ahırlara yakın yerlere yapılır. Bun-
            ların bir mahzuru var ise o da gübrenin her tarafta  1913’DE ELEKTRİKLE İŞLEYEN TARIM MAKİNELERİ

            bir derecede çürümesidir.”
                                                       43’üncü madde olan “Hayvanla çekilen çift aletleri”
                                                       alt başlığında ise 1913 itibariyle Türkiye’de yaygın
            “EN ALTA BEYGİR GÜBRESİ                    olarak kullanılan tarım aletlerini şöyle açıklıyordu:
            EN ÜSTE KOYUN GÜBRESİ KONUR”
                                                       “Bizim memleketlerde en ziyade kullanılan kara sa-
            25’inci alt başlık olan “Gübre Yığınları”nda ise bu   banlardır. Bunlar ağız bozma, tohum kapatma, gübre
            usulün gübreyi saklamak için en iyi usul olduğu vur-  karıştırma gibi işlere pek iyi gelir. Fakat kış ameliyatın-
            gulanarak, “Bunun için de suların nüfuzuna müsait   da ve toprağın 15-20 santimetre kadar derin sürülmesi
            olmayan veya taş ve kireçle örülen bir zemin üze-  lazım gelen işlerde pulluklara müracaat edilmelidir.”
            rinde gübreleri biriktirmek kafidir. Gübreden akan
            sular yığının ortasındaki çukurda toplanabilmek için   Hüseyin Kazım daha sonra ziraat makinaları ile buhar-
            bu zemin biraz muhaddep (dışbükey) yapılır. Çu-  la işleyen pulluklar hakkında detaylı kullanım bilgileri
            kuru taş ve harçla örmek ve her tarafını çimento ile   aktarıyordu. Bunlar için 52’inci madde olan “Buharla
            sıvamak lazımdır. Yığınların üzerlerini çalı çırpı ile  İşleyen  Pulluklar”  kısmında  dile  getirdiği  makineler
            örtmek veya bunu büyük ve dalları çok bir ağacın  içinde elektrikle işleyen makineler ile petrol ile çalışan   “En iyisi
            altında yapmak lazımdır” deniliyordu.      makinelerin bulunması, oldukça manidardı:
                                                                                                 gübreleri
            Her halde en ilginç kısmı ise gübreyi yığınına ne tür  “Son zamanlarda toprağı işlemek için petrol ve ben-  doğrudan
            hayvan gübresiyle başlayıp ne tür ile bitirileceğine  zin makineleri kullanıldığı gibi elektrikten de istifade
            dair  olandı. Hüseyin  Kazım,  doğru  yöntemi şöyle  olunmaktadır. Dünyanın birçok yerlerinde mekanikin  doğruya

            anlatıyordu:                               istikbali pek açıktır. Pullukları işleten lokomobiller,  yani ahırdan
                                                       harman ve orak makinelerini de çeker ve büyük çift-  kaldırdıktan
            “Bir gübre yığınına en evvel beygir ahırlarından alı-
            nan sıcak gübre konulur; bunun üzerine de koyun   liklerde mühim bir kuvve-i muharrike vücude getirir.”  sonra toprağa
            gübresi ilave edilir. Yığının kenarlarına da samanla   “AZ ÇOK KÂR VEREN MÜHİM VE FAYDALI BİR SANAT”:   dökmektir. O
            karışık  inek  gübreleri  konulmalıdır.  Yığının  üzeri-  SEBZE BAHÇESİ              zaman gübre
            ne yirmi otuz santimetre kalınlığında toprakla veya                                  toprakta erir
            toprağıyla beraber kaldırılan çimlerle örterler. Bun-  Hüseyin Kazım’ın Ziraat Albümü’nde geniş yer
            dan maksat da yağmur sularının nüfuzuna ve amon-  ayırdığı konulardan biri de 13’üncü Bölüm’ü oluş-  ve amonyak da
            yağın havaya kaçmasına meydan vermemektir.”  turan Sebze Bahçesi’ydi. Yazara göre şehri besleyen  havaya uçmaz”
   50   51   52   53   54   55   56   57   58   59   60